Urfa’da yaya olmak
Rivayete göre Urfa Nuh tufanından önce kurulmuş. Şehrin Arapça adı olan Ruhâ 20. yüzyılın başlarına kadar Osmanlı döneminde de kullanılmış. Daha sonra halk dilinde Türkçe söylenişi kabul görerek Urfa’ya dönüşmüş. 1984 yılında, TBMM tarafından, Millî Mücadele dönemindeki önemine işaret etmek ve Kurtuluş Savaşında gösterdiği başarının hatırasından dolayı “Şanlı” unvanını almış ve Şanlıurfa olmuş.
Mistik eski şehir ve betonlar arasında yeni şehir
Şehir eski ve yeni olarak 2 bölümden oluşuyor. Urfa’lıların yeni Urfa dediği bölüm beton bloklar, büyük apartmanlar, çok şık mağaza ve lokantaları ile modern bir şehir görünümünde. Kavşaklar, geniş yollar ve bu geniş yollarda yüksek hızlar ile yaşıyorlar.
Urfa sokakları
Şehrin içi ise tarihi Urfa sokakları, geleneksel taş evler, dar geçitler, tarihi camiler ve çarşılarıyla mistik bir görünümde. Her bir sokak, kendine özgü bir hikaye ve tarihi anlam taşıyor. Balıklıgöl etrafındaki sokaklar ise dini ve kültürel mirasın izlerini sürmenizi sağlıyor.
Urfa sokaklarında gezerken, tarihi mekanların yanı sıra yerel halkın samimi misafirperverliğiyle de karşılaşırsınız diye yazıyor çoğu gezi siteleri ama sokaklarda çocukları ile oturup dilenen Suriyelilerive mahalle mahalle dükkanların el değiştirmiş ve Suriyelilere geçmiş olduğunu görüyorsunuz. Sokakta yaşayan Suriyeliler 2 yıl öncesine göre biraz daha azalmış ama yine var. Sokak satıcıları çarşının her tarafında ve her köşe başında, hijyen aramazsanız lezzet muhteşem ama ikisi bir arada olmuyor. Aynı cep telefonu kullanırken araç kullanmak gibi…
Harran üniversitesi
Dünya’nın İlk Üniversitesi olarak da adlandırılan Harran üniversitesi Urfa’da. Yeşili ve yapay göleti ile adeta Urfa’nın akciğeri.
Bu arada, Urfa okuma yazma oranı en düşük il, en az üniversite mezunu yaşayan il, çocuk gelin oranı en yüksek il, doğum oranı ve çocuk ölüm oranı en yüksek il ve en fazla sosyal yardım alan il olma özelliğini taşıyor. Sıcak Urfa’nın krakteristik bir özelliği ve kimliği olmuş. Urfalılar haziran ve eylül ortası burası yanar diyorlar. Mayıs sonu feci bir sıcak vardı ve gündüz sokakta yürümek bile zordu.
Ulaşım
Şanlıurfa’ya ulaşım, karayolu, havayolu ve demir yoluyla yapılıyor. Türkiye’nin en uzun pistine sahip Şanlıurfa GAP Havaalanından Ankara ve İstanbul’a karşılıklı uçak seferleri bulunuyor. Şanlıurfa GAP Havaalanın uluslar arası kargo havaalanı özeliği de bulunuyor.
İstanbul-Ankara-Adana, Gaziantep ve Şanlıurfa’ya gelen yol otoban. Otoban yolu Şanlıurfa’yı Mardin’e bağlıyor. Deniz yolu ile en yakın bağlantısı ise İskenderun, o da 310 kilometre. Yumurtalık Mersin ve İskenderun Limanlarından Şanlıurfa’ya otoban karayolu bağlantısı var.
Demiryolu
Güney’den Mersin, Adana, Osmaniye oradan da Gaziantep’e uzanan ve Şanlıurfa’dan da Suriye sınırına paralel giden Demiryolu Şanlıurfa’nın Suruç, Akçakale ve Ceylanpınar İlçelerinden geçiyor. Demir yolunda hem yük taşımacılığı hem de yolcu taşımacılığı yapılıyor. Şanlıurfa’dan sonra aynı demiryolu Mardin’e ilerliyor.
Toplu taşıma
Şanlıurfa şehir içi toplu ulaşım oldukça sık ve düzenli. Otobüs ve minibüsler hizmet veriyor, yanar dönerli bir minibüs hiç görmedim. Ayrıca garip bir şekilde minibüslerde ayakta yolcu da görmedim. 05.45-23.30 saatleri arasında hizmet veren otobüsler şehrin tüm noktalarına kolay ulaşım olanağı sağlıyor. Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi için özel üretilen Türkiye’nin ilk yerli yüksek teknoloji bataryalı trambüsü toplu taşımada ağırlıklı olarak kullanılıyor. Temassız banka kartını otobüslerde kullanabiliyorsunuz.
Şehir içi dar sokaklarda ters yönden giden elektrikli bisikletler ve mobiletler genelde Suriyeli çıkıyor. Şehrin içindeki sokakların darlığından araçlar zor giriyor ve dar sokak deneyimi olmayan araçlar da sokağa girse de çıkamıyor.
Trafik sıkışıklığı
Tur otobüsleri trafik sıkışıklığının en büyük nedeni. Özellikle Çarşamba -Pazar günleri arası Balıklıgöl ve etrafında, Arkeoloji müzesi çevresinde sıkışıklık oluşturuyor. Gün içinde pek bisikletli görmedim ama o sıcakta yürümek bile bir mucize.
Yaya olmak Urfa’da da zor
Kent merkezi ile havaalanı arasında ışıksız trafik akışını sağlamak amacıyla 7 ayrı köprülü kavşak yapılması planlanmış. Diyarbakır karayolunda 2 adet köprülü kavşak tamamlanmış. Havaalanı yolunda yaklaşık 10 radar gördüm, hız kontrolü iyi yapılıyor. Fakat şehrin içinden geçen ve bağlantı yolunda hız yüksek ve yaya ölümleri sıklıkla oluyormuş. Yaya ölümleri ile ilgili özellikle yaya geçitlerinde polis ceza kesme işlemini sıkı tutuyormuş fakat yine de yayaya yol verme oranı Adana’dan bir tık yüksek olsa da %15’ler civarında…